DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU TEDAVİSİ
Dikkat dağınıklığı ya da dikkat eksikliği son zamanlarda yaygın olarak kullanılan ifadeler arasında. Çünkü dikkat sorunu oldukça sık görülen bir problem. Birçok aile ve öğretmen dikkati dağınık çocuğa nasıl davranmaları gerektiği konusunda çaresiz kalıyor.
Dikkat sorunu olan çocuklar geçmişte bugünkünden farklı değerlendiriliyordu. Bu çocukların anlama ve algılama problemi olduğu düşünülüyordu. Zeka düzeyi yeterli olmadığı için başarılı olamadıkları zannediliyordu. Ancak bugün biliyoruz ki, dikkat eksikliği nedeniyle bir çok çocuk okulda uyum sorunu yaşıyor, öğrenmede gecikme ve zorlanma problemi ile karşı karşıya kalıyor.
Aileler çoğunlukla konu ile ilgili doğru bilgi sahibi değil. Durumu gerçekçi biçimde değerlendiremiyorlar. Bazı aileler fazla endişeli olabiliyorlar, bazı aileler ise dikkat eksikliğinin çocuk büyüdüğü zaman kendiliğinden geçecek bir durum olduğunu ve dikkat eksikliğinin tedavi gerektirmediğini düşünüyorlar.
Aile tarafından gözlenebilecek belirtiler ortaya çıkabileceği gibi bazen de çocukta ailenin fark edemeyeceği biçimde dikkat problemi olabilir. Eğer aileyi kuşkulandıran durumlar söz konusu ise mutlaka bir uzman tarafından çocuğun değerlendirilmesi gerekir.
Aileler tarafından çoğu kez bilinmeyen bir gerçek vardır ki, dikkat eksikliği bozukluğu beyin kimyası ile ilgilidir. Yalnızca dalgınlık ya da unutkanlık değildir. Bu nedenle doğru biçimde değerlendirildikten sonra eğer dikkat eksikliği bozukluğu olduğu tespit edilmişse mutlaka tedavi gerektirir.
Dikkat sorunu olan her çocuk elbette ki dikkat eksikliği bozukluğu tanısı almaz. Ancak bu tanıyı alabilecek ve tedavi görmesi gereken çocukların sayısı hiç de az değildir.
Bazen normal çocuk dikkat eksikliği olduğu düşüncesiyle uzmana getiriliyor. Ancak bundan çok daha büyük bir problem, dikkat sorunu olduğu halde aile tarafından bu durumun fark edilmemesi ya da fark edilse bile önemsenmemesi. Çocuğun dikkatinin dağınık olması önemsenmediğinde ve tedaviye başvurulmadığı takdirde bu çocuklar hayatları boyunca sorun yaşıyorlar. Başarabilecekleri bir çok şeyi başaramıyorlar. Zeka düzeyleri çok iyi düzeyde olsa bile kapasitelerini etkin biçimde kullanamadıkları için yaşıtlarından geri kalıyorlar ve sonuçta elde edebilecekleri başarı düzeyinin çok altında kalıyorlar.
Yetişkin olsalar bile, dikkat dağınıklığı olan kişiler dikkat gerektiren bir aktivite söz konusu olduğunda yetersiz kalıyorlar. Ancak sorun zamanında doğru biçimde tanımlanamamış olduğu için kişi neden bu yetersizliği yaşadığını bilemiyor ve durumu çoktan kabullenmiş oluyor. Çabuk sıkılıyor olmasını, dikkatini odaklama ve sürdürme problemi yaşıyor olmasını, dikkatinin çok çabuk dağılıyor olmasını kişilik özelliği olarak görüyor. Yani sorun olduğunun farkında olmadan sürekli bu durumla yaşamak zorunda kalıyor.
Dikkat sorunu çocuk okula başladıktan sonra kendisini gösteriyor. Bu nedenle ailenin ve öğretmenin çocuğun eğitim hayatının en başında tedaviye yönlendirebilmesi çok büyük önem taşıyor. Dikkat eksikliğini önlemeye yönelik ailenin çocuğun yaşantısı ile ilgili alması gereken önlemler, yapması gereken düzenlemeler vardır. Dikkat dağınıklığı olan çocukla çalışan uzmanın aileyi doğru yönlendirmesi oldukça önemlidir. Aile ile uzmanın sürekli işbirliği içinde olması, ailenin uzmanın önerilerini tutarlı biçimde yerine getirebilmesinde çok önemli rol oynar.
Sonuç olarak dikkat sorunu olan çocuklar doğru uzman tarafından değerlendirilmeli, çocuğun durumunun ne olduğu netleştirilmeli ve dikkat eksikliği bozukluğu olduğu belirlenmişse çocuğun terapi görmesi ve uygun biçimde eğitilmesi, ailenin de çocuğa yaklaşımının ve çocukla ilişkisinin doğru biçimde düzenlenmesi gerekir.